Ordan, burdan…
4 Temmuz 2020 Cumartesi
İnsanın olgunlaşmasının en önemli unsurlarından biri olan yakın gözlüğünü güldür güldür programında hiç bir komplekse kapılmadan genç yaşına rağmen bir aksesuar gibi taşıyan bu adam gözlük sanayimiz için eli öpülesi bir adamdır.
Japonların iş disiplini için çok şey söylenir bilirsiniz. Yok, falanca köprüyü zamanında yetiştiremediği için bir Japon mühendis harakiri yapmış, bir diğeri bilmem ne barajı için yaptığı ufak bir hesap hatasından kendini sorumlu tutup barajdan kendini atmış falan, filan.
Ben bunların hiç birine inanmam ağa. Herkes kendini mesleğine ilgili yorumlar olayları. Ben daha bugüne kadar, gözlüğü yanlış yaptığı için harakiri yapan bir Japon duymadım. Bunlar hep şehir efsanesi. İnanmayın bunlara.
Ağrılardan göz ağrısı, herkesin öz ağrısı. Yani herkesi en çok ilgilendiren kendi derdidir. Hani bazen haberleri dinlerken camı kesersin. Çerçeveye takmak için vidayı öyle bir gevşetirsin ki, lak diye içine otursun de mi? Ama hayır!
Vidayı çıkarmadan hep bir diş daha gevşetmen gerekir ya.. Aynı onun gibi. Ya da bir camı kemik çerçeveye takarken hep ısınmadı mı diye ısıtıcının başında beklersin. Ne sabırsız bir bekleyiştir o. Hep yumuşamasından bir iki saniye önce alırsın eline. Takarken elin yanar. Hele çok kolay bir alışveriş bir an da geri döner, elinde sipariş formu ile kalakalırsın.
O an da emeklilere yapılan zam haberi de, belediye seçimleri için açıklanan adayların da bir vida kadar değeri yoktur. Buna inanın.
Izmir, Şirinyer de bir elektronik dükkanın da şahit olduğum bir konuşma. Elinde oto el süpürgesi olan yaşlı ve kulakları ağır işiten bir adam ile tezgahtar arasında geçen konuşma:
–Garanti belgesi var mı bunun?
Genç tezgahtar
–Var amca.
–kaç yıllık?
–2 yıl.
–Ya 2 yıldan sonra bir şey olursa?
–Kaç yaşındasın sen amca?
–87
–Hay, Maşallah! Daha çok garanti belgesi harcarsın sen.
–Nasıl?
–İki yıl sonra bir şey olursa getir. Ben bakarım.
Metin Turanlı
The post Ordan, burdan…
kaynak: https://optisyeninsesi.com/ordan-burdan/